Plörezi, akciğerleri çepeçevre saran
zarların arasında sıvı toplanmasıyla sonuçlanan hastalıkların genel
ismidir. Halk arasında zatülcenp adıyla bilinir. Her yaştan insanda
görülebilir. Tüberkülozdan kansere, kalp yetersizliğinden romatizmal
hastalıklara kadar 50�en fazla nedeni vardır. ABD�e yılda 1 milyon
kişide plörezi tanısı konduğu istatistiklerle saptanmıştır. Ülkemizde de
çok görülen akciğer hastalıklarından biri olan plörezinin nedenleri
içinde gençlerde tüberküloz, yaşlılarda ise kanser ve kalp yetersizliği
ilk sıralarda gelir. Zatürenin neden olduğu plörezilere ise her yaşta
rastlanabilir.
Plörezinin belirtileri
Plörezinin belirtileri esas hastalığa bağlı olarak değişirse de, kuru
öksürük, yan ağırısı ve nefes darlığı gibi belirtiler tüm hastalarda
vardır.
Ağrı: Hastalığın ilk belirtisi göğüs duvarının tek bir noktasında
duyulan ağrıdır. Sırtta, göğüste veya göğsün yan taraflarında olabilir.
Ağrınınen önemli özelliği, derini nefes alırken, öksürürken, hapşırırken
bıçak ucu batar tarzda ve şiddetli olmasıdır. Nedeni, iltihaplanmış
akciğer zarlarınınsolunum hareketleri sırasında birbirlerine
sürtünmesidir. Hasta ağırının en çok olduğu noktayı parmağı ile
gösterir. İşte, bu nokta dinleme aleti ile dinlendiğinde frotman ismi
verilen özel bir ses duyulur. Bu ses hastalar tarafından da işitilebilir
ve meşin gıcırtısı veya karda yürürken çıkan seslere benzetilir.
Öksürük: Plörezili hastalarda kuru bir öksürük de hemen her zaman
vardır. Nedeni, akciğer zarlarındaki öksürük refleksi doğuran noktaların
uyarılmasıdır. Plörezi öksürüğü kurudur, yani hastalar balgam
çıkarmazlar. Öksürük, ağırıyı artırdığı için son derece rahatsız
edicidir. Hastalar öksürürlerken hasta olan taraflarının üzerine yatarak
ağrıyı önlemek isterler.
Nefes darlığı: Akciğer zarları arasında biriken sıvının miktarına bağlı
olarak nefes darlığı da vardır. Nedeni, sıvının akciğerleri sıkıştırarak
hareketlerine engel olmasıdır. Nefes darlığı, önceleri sadece eforlar
sırasında ortaya çıkarken, sıvı miktarı arttıkça oturur durumda bile
nefes darlığı hissedilebilir. Sıvı miktarı çok olan hastalar, sırtüstü
yatamadıkları gibi, ancak sıvaının bulunduğu tarafın üzerine yatmakla
rahat edebilirler